|
|
|
» Amortisman Sınırı
» Vergiden Müstesna Yemek Bedeli
» Emlak Vergisi Oranları
» Fatura Düzenleme Sınırı
» Değer Artış Kazançları İstisna Tutarları
» Kıdem Tazminatı Tavanı
» Usulsüzlük Cezalarına Ait Cetvel
» Yıllık Ücretli İzinler
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Cengiz HERGÜNLÜ: KURUMSAL YAPILAR VE KOBİ GERÇEĞİ.
Bir ülkenin iktisadi büyümesini sadece kişi başına verimlilik veya kişi başına düşen milli gelir ile açıklamak yeterli olmayıp, sahip olunan kurumların niteliği, kalitesi ve sürekli yenilenme düzeyi ile de ilgilidir. Ülkelerin sahip olduğu doğal kaynakları, coğrafi konumu, dinsel ve kültürel eğilimleri ile toplumsal yapı ve değişik kesimlerin çelişen çıkarları da iktisadi gelişme ile yakından ilgilidir.
Bir diğer gösterge olan iklim yapısı, coğrafi konum ve doğal kaynaklar ise ülkemizde diğer ülkelerden farklı, önemli ayırt edici özellikler göstermez. Yani ülkemizin doğal kaynaklarının yeterli olamadığı şu ana kadar öğretilerde yerini almıştır.
Teknolojik gelişmelerin dünya ekonomisini şekillendirdiği bu yüzyılda, birlikte ele alındığında,genel iktisadi büyümenin aslında en önemli göstergesi, kurumların güçlü ve kaliteli olduğu ülkelerde fiziki ve toplumsal sermayenin daha hızlı ve çabuk biriktiği görülmektedir.
Özellikle gelişmekte olan ülkelerde akrabalık ilişkilerine, etnik ya da dini bağlara dayalı,aşağıdan yukarıya doğru oluşan kurumlar ağırlıktadır. Bu tür kurumlara ‘’enformel’’ kurumlar denir ve bunların kuralları ile yönetim yapıları yazılı şekilde gelişmez.Fakat daha sonra biçimsel olmayan dediğimiz bu kurumlar ekonomiyi,Siyaset ve devletin yapısını etkiler hale gelirler.
Günümüz Türkiye’sinde bu tür kurumlara ise örnek olarak, tarikat örgütlerine bağlı enformel kurumların oluşumunu gösterebiliriz. Tarikat şeklinde örgütlenen bu kurumlar sadece kendi üyeleri arasında bilgi alışverişini artırarak, aralarında ki karşılıklı güveni güçlendirerek bir takım hizmetler sunarlar. Kendi aralarındaki iktisadi faaliyetlerini destekler ve yaygın hale gelirler.
Bu kurumların en önemli özellikleri kendi veya içinde bulundukları grubun çıkarlarını korumaya yönelik davranış biçimi sergilerler. Kendi gruplarının dışında olan diğer kurumları zayıflatıcı,dışlayıcı çabalar içine girerler.Bir yere kadar sürekli büyüme ve güçlenme trendine giren böyle kurumlar zamanla devlet desteğini de yanlarına alarak faaliyetlerine devam ederler.
Belli bir süre yaygınlık kazanan enformel kurumlar,ekonomi geliştikçe ve işlemler karmaşık hale geldikçe, aile ve özellikle dini bağlara dayalı yönetim biçimleri modern çağın gereklilikleri nedeniyle yetersiz hale gelmeye başlar.Devletin de böyle kurumlara yakınlığı ve güç etkileşimleri bu şekilde geliştiğinden,iktisadi büyümenin tabana yayılması da böylece engellenmiş olur.Bunun sonucunda devletin iktisadi ve teknolojik gelişmeyi desteklemekten çok birikimlere el koyucu,iktisadi gelişmeyi engelleyici yönde davrandıkları görülmektedir.
Tabi ki yine bunun sonucunda siyasi,etnik ve dinsel etkileşimlere dayanmadan, etik olan ticari ahlak kuralları içinde faaliyetlerini sürdürmeye çalışan KOBİLER en büyük zararları görmektedir.
Oysa üretilen iktisadi politikaların, kurumların oluşmasında dar kesimlerin çıkarlarını korumaktan ziyade, toplumun geniş kesimlerinin beceri ve gelişimlerini destekleyici, yatırım yapmalarını ve daha ileri teknoloji kullanmalarını özendirici politikalar üretmeleri, daha güçlü ve nitelikli kurumların oluşmasına neden olacaktır.Böyle kurumlara ise yukarıdan aşağıya doğru gelişen,çağın gereklerine uygun,yönetim biçimleri yazılı olan formel kurumlar denilmektedir.Güçlü ve nitelikli olan kurum şekli de bunlardır.
Cengiz HERGÜNLÜ
BAĞIMSIZ DENETÇİ
SMMM.
www.hergunlu.com
|
|
|
|
|